ABD Savunma Bakanlığı (Department of Defense /DoD) kuruluşu olan Savunma İnovasyon Birimi (The Defense Innovation Unit /DIU), Ultra Safe Nuclear Corp. (USNC) ve Avalanche Energy ile küçük uzay araçları için yeni nesil nükleer tahrik ve güç kapasitelerini göstermeleri için sözleşme imzaladı.
ABD Savunma İnovasyon Birimi nükleer enerjili prototipler için yer ve uçuş testlerini hızlandırmak amacıyla kompakt füzyon ve yeni nesil radyoizotop konseptleri olmak üzere iki farklı yaklaşım geliştiriyor. DIU, her yaklaşımın nihai hedefinin 2027 yılında başarılı bir yörünge prototip gösterimi başlatmak olduğunu söyledi. Bu bağlamda DIU, uzay aracı için yeni nesil nükleer tahrik ve güç kapasitesini göstermeleri için USNC ve Avalanche Energy ile prototip diğer işlem (Other Transaction / IT) sözleşmeleri verdi. Bu şirketler özellikle küçük uzay araçlarına cislunar uzayda istediği gibi manevra yapma yeteneği veren ve Savunma Bakanlığı uzay görevlerinin genişlemesini destekleyecek yüksek güçlü yükleri etkinleştiren çözümleri test edecekler.
Ultra Safe Nuclear’ın pilotu, uzayda tahrik ve güç uygulamaları için EmberCore olarak adlandırılan ücretli kapsüllenmiş bir nükleer radyoizotop pili sergileyecek. Bu yeni nesil radyoizotop sistemi, plütonyum sistemlerine kıyasla 10 kat daha yüksek güç seviyelerine ölçeklenebilecek ve sadece birkaç kilogram yakıtla 1 milyon kWh’den fazla enerji sağlayabilecek.
Diğer yandan Avalanche Energy, şarj yoğunluğu sınırlarının üstesinden gelmek için bir magnetron elektron sınırlama şemasıyla birlikte füzyon iyonlarını yakalamak için elektrostatik alanları kullanan “Orbitron” adlı bir cihaz geliştirdi. DIU, diğer füzyon konseptleriyle karşılaştırıldığında, Orbitron cihazlarının boyut olarak küçültülebilmeleri ve hem tahrik hem de güç kaynağı olarak kullanılmalarına imkân sağladığı için uzay uygulamaları için umut vaad ettiğini vurguladı.
DIU’ya göre gelecekteki görevler, uzay aracının yeteneklerini genişletmek için daha fazla manevra kabiliyeti ve elektrik enerjisine ihtiyaç duyacak. Bu bağlamda Nükleer Gelişmiş Tahrik ve Güç (Nuclear Advanced Propulsion and Power / NAPP) programının ABD’nin uzay gücünü nasıl kullandığı üzerinde doğrudan bir etkiye sahip olması ve uzay aracının cislunar uzayda taktiksel olarak manevra yapabileceği bir çağı başlatması öngörülüyor.
DIU’da NAPP Program Yöneticisi ABD Hava Kuvvetleri Binbaşı Ryan Weed, gelişmiş nükleer teknolojilerin uzayda operasyonel bir avantajı sürdürmek için hız, güç ve yanıt verebilirlik sağlayacağını söyledi. Weed şu bilgileri aktardı: “Nükleer teknoloji geleneksel olarak hükümet tarafından geliştirilmiş ve işletilmiştir ancak yeni kurulan şirketler de dahil olmak üzere, uzay nükleer alanında yenilik yapan gelişen bir ticari şirketler ekosistemi keşfettik.”
Ayrıca Weed, ABD Savunma İleri Araştırma Projeleri Ajansı (Defense Advanced Research Projects Agency /DARPA) ve ABD Ulusal Havacılık ve Uzay Dairesi’nin ( National Aeronautics and Space Administration / NASA) daha büyük uzay araçları için nükleer fisyon yaklaşımlarını izlediğinin de altını çizdi. DIU’nun programının, füzyon ve radyoizotoplar kullanan yüksek manevra kabiliyetine sahip küçük uzay araçlarını hedeflediğini de belirten Weed, “Sonuçta, kimyasal ve güneş tabanlı sistemler gelecekteki Savunma Bakanlığı görevleri için gereken gücü sağlamayacak.” dedi.