Hollanda açıklarındaki 1,5 GW’lık Hollandse Kust Zuid (HKZ) deniz üstü (offshore) rüzgar santralinin son türbini inşaatının başlamasından yaklaşık iki yıl sonra kuruldu.
Hollandse Kust Zuid için son türbin kuruldu. Vattenfall önümüzdeki birkaç ay içinde türbinlerin devreye alınacağını ve test edileceğini söyledi. Bununla beraber HKZ’nin bu yıl içinde resmen açılması bekleniyor.
Son türbin montajının proje için önemli bir an olduğunu dile getiren Proje Direktörü Ian Bremner şu bilgileri aktardı: “Bu an sadece bizim için değil, aynı zamanda ortaklarımız ve buraya gelmemize yardımcı olan tüm tedarikçiler ve yükleniciler için de. Hollandse Kust Zuid, dünyanın ilk sübvansiyonsuz açık deniz rüzgar santrali ve bu projeyi hayata geçirmek için sabırsızlanıyoruz.”
Santraldeki toplam türbin sayısı başlangıçta planlanan 140’tan bir eksik olarak 139 oldu. Geçen yıl, bir fırtına sırasında rüzgar santralinden sürüklenen yük gemisi Julietta D ile çarpışmasının ardından temellerden biri hasar gördü. Bununla beraber temel, üzerine komple bir türbin inşa etmekle yükümlü sayılmayacak kadar hasar gördü. Bu bağlamda ortaklar, yükleniciler ve yetkililerle uyum içinde, temelin bir türbin kurmak için çok fazla hasar gördüğüne ve değiştirilmemesine 2024 yılında kaldırılmasına karar verdi.
Siemens Gamesa, 139 deniz üstü rüzgar türbininin tamamının taşınması ve montajı için Cadeler’in rüzgar kurulum gemisi Wind Osprey tarafından desteklendi. Bu bağlamda Cadeler Operasyon Direktörü Jacob Heinricy Jensen şunları söyledi: “Bu projeyi planladığımızda, Siemens Gamesa 11 MW türbinlerinin ticari ölçekte kurulacağı ilk seferdi. Bu, uzman mühendislik çalışması ve Siemens Gamesa ve Vattenfall’daki ortaklarımızla iyi bir iş birliği gerektiriyordu. Yeşil geçişe katkıda bulunacak bu etkileyici ve rekor kıran rüzgar çiftliği projesinin gerçekleştirilmesinde hayati bir rol oynadığımız için gurur duyuyoruz.
Siemens Gamesa’nın Hollanda’daki Genel Müdürü David Molenaar ise şöyle konuştu: “Bugün şimdiye kadarki en büyük offshore projemizin son kurulumunu kutluyoruz. Nacelleri Cuxhaven’deki (Almanya) fabrikamızda üretildi ve bıçaklar Aalborg’dan (Danimarka) geldi. Bu proje bir kez daha rüzgar endüstrisinin tescilli, temiz ve rekabetçi kaynaklar aracılığıyla Avrupa’ya nasıl enerji güvenliği sağlayabileceğinin altını çiziyor.”