İklim Şûrası Başladı! Türkiye’nin Acilen İklim Kanunu’na İhtiyacı Var
Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığınca düzenlenen ilk İklim Şûrası 21 Şubat 2021 tarihinde Konya’da başladı.
“Yeşil dönüşüm” anlayışını katılımcı bir şekilde ortaya koymak amacıyla Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığınca düzenlenen ilk İklim Şûrası 21 Şubat 2021 tarihinde Konya’da başladı. İklim Şûrası‘nın “İklim Kanunu” ve “Yerel Yönetimlerin Katkısı” konularına katkı sağlayacağını belirten Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, Türkiye’nin acilen kapsamlı bir İklim Kanunu’na ihtiyacı olduğunun da altını çizdi.
Beş gün sürecek İklim Şûrası başladı. Şûra’nın, Türkiye’nin Yeşil Kalkınma Devrimi’ne en güzel şekilde hizmet etmesini umduğunu belirten Bakan Kurum, müzakere ve toplantılarla ulaşacakları hedefleri sonuç bildirgesi ile açıklayacaklarını da sözlerine ekledi.
Bakan Kurum’un İklim Şûrası konuşmasında öne çıkanlar şöyle:
İnsanlık olarak son dönemeçteyiz. Gidişatı değiştirebileceğimiz son on yılımız var ve bu fırsatı değerlendirebilecek son nesil de biziz.
2050’ye kadar 216 milyondan fazla insanın afetlerden kaçmak için yer değiştirmesi öngörülüyor.
Dünyanın önünde, çok kritik bir eşik var. O da küresel ısınmayı 1,5 derece sınırında tutabilmektir. 1,5 derece hedefi için küresel emisyonların 2030’da yüzde 45 azaltılması, 2050’de ise net sıfıra ulaşması gerekiyor. Bu hedefe ulaşmanın yolu, tüm ülkelerin 2030’a kadar her yıl yüzde 7,6 azaltım yapmasından geçiyor.
Akdeniz Havzası’nda bulunmamız sebebiyle küresel iklim değişikliğinin potansiyel etkileri açısından risk durumu yüksek ülkeler arasında yer alıyoruz.
Marmara Denizi’nde müsilaj riski halihazırda olmasa da devam ediyor. Sel felaketlerinden etkilenen Rize, Artvin, Kastamonu, Sinop ve Bartın’da hayatı normalleştirmek için yoğun bir gayret içerisindeyiz.
6 Ekim 2021’de Paris İklim Anlaşmasını TBMM Genel Kurulu’nda oybirliğiyle kabul edildi. 2022’de Türkiye’nin “Ulusal Katkı Beyanını ve Uzun Dönem Strateji ve Eylem Planı”nı hazırlanarak, BM İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi Sekretaryası’na sunulacak.
Gelecek süreçte Türkiye’nin depolama, batarya, akıllı şebekelerin kurulumunu arttırması, yenilenebilir enerji kaynaklarına dayalı üretim tesis sayısını en yüksek noktaya taşıması bu noktada “Uzun Dönemli Enerji Planı”nı acilen hazırlamasını gerekiyor.
Sanayi sektöründe, yeşil üretime geçiş veyenilenebilir enerji kullanımının yaygınlaştırılmasının, enerji verimliliği, alternatif ham madde ve yakıt kullanımında öncelik olması gerekiyor.
Avrupa Birliğinin 2021’de Avrupa Yeşil Mutabakatı kapsamında yeni bir büyüme stratejisi benimsiyoruz. Özellikle sınırda karbon düzenlemesinin, ihracatının yüzde 45’ini Avrupa Birliği ülkelerine yapan Türkiye için son derece hayati önem taşıyor.
İklim değişikliğiyle mücadele için İklim finansmanı kapsamında ülkemize 3 milyar 157 milyon dolarlık finansman kazandırdık.
İller Bankasıyla eliyle ve Dünya Bankası, JICA iş birliğiyle 20 milyar TL finansman paketini belediyelerimize sunuyoruz. Bu kaynağı, Yeşil Kalkınma’yı destekleyen tüm sektörlerde 3 yıl içinde kullanacağız.
İklim değişikliği ile mücadelede ülke düzeyinde topyekûn bir seferberliği ortaya koymamız şarttır. Bunun için de yerel yönetimlerin alt birimlerinde iklim değişikliği ile mücadeleyi planlayan ve yöneten birimler kurulmalıdır.