Biden yönetiminde inovasyonun çok merkezi bir rolünün olacağını vurgulayan ABD 13. Enerji Bakanı Prof. Ernest J. Moniz, temiz enerji teknolojilerin piyasaya daha hızlı şekilde sürülmesinin mümkün kılınması gerektiğini söyledi.
Obama Başkanlığı’nda ABD 13. Enerji Bakanı olarak görev alan Prof. Ernest J. Moniz, Sabancı Üniversitesi İstanbul Uluslararası Enerji ve İklim Merkezi (IICEC), “Küresel Enerji ve İklim Politikalarında Yeni Bir Dönem: Yeni ABD Yönetimi Gündemi” webinarında ABD’nin yeni enerji ve iklim politikalarını anlattı.
ABD’de hükümet ve yönetimde temelden bir değişimin meydana geldiğini söyleyen Moniz, Başkan Joe Biden’ın ilk icraatlarından birinin Paris İklim Anlaşması’na taraf olmak olduğunu söyledi. COP26 Glasgow’a giden yolda bir yol haritasına ihtiyaç duyulduğunu belirten Moniz, AB’nin bu anlamda bir belirteç ortaya koyduğunu söyledi. Moniz, sözlerine şöyle devam etti: “AB, markör belirledi. 2030 yılı itibarıyla emisyonlarda yüzde 54’lük azalma hedefi olduğunu söylediler. ABD’nin de 2005’den 2025’e kadar yüzde 27’lik bir azalma hedefi vardı. Bu, şimdi yüzde 55’e çıkarıldı. Aslında bu çok büyük bir esneme ve genişleme.” Bu bağlamda ABD’yi bu hedefe götürecek doğru bir yol haritasına ihtiyacın olduğunu yineleyen Moniz, “Biden yönetimi altında herkes güçlerini bu yönde birleştirmiş durumda ve elinden geleni yapıyor.” dedi.
Moniz, Başkan Biden’ın Trump yönetiminden devraldığı ve ortadan kaldırması gereken birçok şeyin var olduğunun altını çizdi. Bu bağlamda Moniz düzeltilmesi gereken sorunlar olarak şunları sıraladı: iklim değişikliği, çevresel koruma ajanslarıyla ilgili kurallar, metan emisyonlarıyla ilgili kurallar ve doğal gaz üretimiyle bunların nihai kullanıcılara ulaştırılması ilgili hususlar vs.
Moniz, gelecek 10-15 yıl içerinde içten yanmalı motorların hâlâ ABD filosunun önemli bir kısmını oluşturmaya devam edeceğinin altını çizdi. Bu anlamda önemli değişikliklerin yapılması gerektiğini ifade eden Moniz, kısa süre öncesine kıyasla çok hızlı ilerleyen elektrikli araçların biraz daha hızlı ilerlemesi gerektiğini belirtti. Verimlilik standartlarının önemli rol oynayacağını vurgulayan Moniz sözlerine şöyle devam etti: “Yalnızca birkaç hafta önce General Motors, artık hiç içten yanmalı motor yapmayacağını ve tamamen elektrikli araçlara geçeceğini açıkladı. Tesla’nın ise bu alanda 800 milyar Dolar’lık bir yatırımı var. Lütfen emniyet kemerlerinizi takın. Çünkü elektrik araç devrimi çok çok hızlı bir şekilde ilerleyecek diye düşünüyorum.”
Moniz, Biden yönetiminin yapacağı önemli şeylerden birinin de karbonun sosyal maliyetini tekrar uygulamaya koymak olacağını söyledi. Bununla beraber Moniz, Biden hükümetinin yönetimsel alanda saydamlık inisiyatifi başlatacağını da sözlerine ekledi. Moniz şunları söyledi: “Yani hem çevre hem de hükümet alanında kesinlikle büyük bir değişim meydana gelecek ve kurumsal alanda kesinlikle iklim risklerinin açıklanması yoluyla büyük adımlar atılmış olacak. Biden yönetimi de iklimi ele alış şekli içerisinde buna çok fazla önem verecek. Bu anlamda önemli desteğe de ihtiyacı var.”
Biden Yönetiminin inovasyona çok fazla önem vereceğinin altını çizen Moniz, inovasyonun çok merkezi bir rolünün olacağını vurguladı. Moniz kendi inovasyon tanımı ise şöyle yaptı: “Öncelikle teknoloji arz zincirine dahil olması gerekiyor. Araştırmanın ötesine geçmesi, geliştirme aşamasına gelmesi ve bunun teknoloji arenasına dahil edilmesi, yer edinmesi ve yayılımının sağlanması gerekiyor. İnovasyon dediğimizde aslında teknolojinin de ötesinde yine iş modeli inovasyonunu da içermeli. Politika inovasyonu, teknoloji inovasyonu bunların hepsi bir arada çalışmalı ve temiz enerji teknolojilerin piyasaya daha hızlı şekilde sürülmesini mümkün kılınmalı. Elimizdeki kanıtlar da Kongre’nin bunu gerçekten çok güçlü şekilde destekleyeceği yönünde.”
Moniz, Kongre’nin desteğini alacağını inandığı bir diğer konunun ise altyapı alanı olduğunu belirtti. Bu konuda çok net bir ders alındığını belirten Moniz şunları söyledi: “İklim değişikliğinin gerçekleri ile modası geçmiş elektrik ya da diğer altyapıların nasıl çakıştığını ve nasıl büyük sorunlara yol açtığını gördük. Bu anlamda yeni bir paket ortaya konması söz konusu olabilir ve tarafsız inovasyon desteğinin sağlanması dikkate alınacak.”