Her yıl Haziran ayının 15. günü kutlanan Dünya Rüzgar Günü, bu yıl da tüm çevreci ülkelerde kutlanıyor. Fosil yakıtların tükenme tehlikesi, pahalılığı ve çevreye ciddi zararları göz önünde bulundurulduğunda temiz enerji kaynağı olan rüzgârın önemi daha da artıyor.
İklim ve gelecek adına dünyanın büyük bir titizlikle yaklaştığı enerji konusunda rüzgâr enerjisinin önünün hep açık olduğunu belirten Ülke Enerji Genel Müdürü Ali Aydın, geleceğin ekonomisi ve çalışan istihdamında da rüzgâr enerjisinin payının yüksek olduğuna dikkat çekiyor.
Tüm dünyada rüzgar enerjisinin elde ettiği enerjinin geçen yıl rekor seviyeye çıkarak 651 GW’ye ulaştığını vurgulayan Aydın, ülkemizde de elektrik ihtiyacının yüzde 8’inin rüzgardan karşılandığına dikkat çekti.
Aydın; yenilenebilir enerji kaynağı rüzgârın ülkemizde durmadan daha sert esebilmesi amacıyla rüzgâr türbinleri için en son teknolojilere sahip bakım ve onarım hizmetlerini üst düzey teknoloji ile gerçekleştirdiklerinin de altını çizdi.
Özellikle geçen yıl tüm dünyada 60.4 GW rüzgâr enerjisi kapasitesi kuruldu. 2018 yılına göre yüzde18 artış gerçekleştiren rüzgâr enerjisinin büyümesinde daha çevreci enerji anlayışı, devlet yönetimlerinin enerji üzerindeki ekonomik beklentileri ve yatırımcılara tanından imkânlar yatıyorken; rüzgâr türbinlerinin daha verimli çalışması için gerçekleştirilen son teknolojik bakım ve onarımlar da büyük pay sahibi görünüyor.
Ülkemizdeki YEKDEM gibi yenilenebilir enerjiyi ve özellikle rüzgârı destekleyen projelerin rüzgâr enerjisinin büyümesine ciddi katkıları olduğunu belirten Aydın, son 10 yılda ülkemizdeki büyüme ve genişlemeyi de göz önünde bulundurduğumuzda devletin yatırımcılara verdiği desteklerle daha çevreci ve ucuz enerjiye sahip olunduğunu ifade ediyor. Ayrıca rüzgâr türbinlerinin geçen yıllara oranla daha teknolojik daha hızlı bakım ve onarımlara verimliliğini artırdığına da dikkat çeken Aydın, rüzgâr enerjisi sektörünün önemli bir dişlisi olan bakım ve onarım hizmetlerinde de Avrupa standartlarını yakaladıklarını hatta geçtiklerinin altını çiziyor.
Gelişmiş otomasyon sistemini, üretim teknolojilerini ve nesnelerin internetini içerisinde barındıran Endüstri 4.0, rüzgâr enerjisinde de etkilerini gösteriyor. Teknolojik gelişmelerin ve beraberinde getirdiği dijitalleşmenin, rüzgâr enerjisinin birçok alanında kazanımlar elde edilmesini sağladığını belirten Aydın’a göre, rüzgâr enerjisi santrallerinin yıllık üretim verimliliği ve kârlılığını arttırmak üzere geliştirilmeye devam eden dijital yazılımların gücü, rüzgâr enerjisinin daha verimli kullanılması için anahtar rol oynuyor. Özellikle rüzgâr türbinlerinin nasıl daha akıllı ve üretim çıktılarının nasıl daha rekabetçi olabileceği konusunda yapılan çalışmaların önemli kazanımlar sağladığını da aktaran Aydın, teknolojik ilerlemelerle enerji verimliliğinde yaklaşık yüzde 20 – yüzde 25 artış sağlandığını belirtiyor.
Hem TÜREB hem de tek Avrupa Rüzgâr Enerjisi Birliği üyesi Ülke Enerji’nin bugüne kadar 1000’den fazla rüzgâr türbinine alanında uzman ekiplerle ve teknolojilerle hizmet verdiğini de belirten Aydın, özellikle insansız hava araçları ile rüzgâr türbinlerinin analizlerini olumsuz doğa koşullarında bile gerçekleştirerek, rüzgâr enerjisinin verimliliğini devamlı kılmada ve duruş sürelerini azaltmada önemli kazanımlar sağladıklarını ifade ediyor.