Simec Atlantis Energy (SAE), Naru Adası’ndaki gelgit enerjisi üretim tesisinin Japon hükümetinin kullanım öncesi denetim testlerini geçtiğini duyurdu. Bu sayede AR500 gelgit türbininin bulunduğu saha, artık resmi bir elektrik üretim tesisi haline geldi.
Simec Atlantis Energy’nin Naru Adası’ndaki gelgit enerjisi üretim tesisi, Japonya’da yenilenebilir enerji projelerinin onaylanmasında paydaş olan Ekonomi, Ticaret ve Sanayi Bakanlığı’nın (Ministry of Economy, Trade and Industry (METI/) gerçekleştirdiği testleri geçti. Bu çerçevede AR500 gelgit türbininin bulunduğu saha, artık resmi bir elektrik üretim tesisi olarak kabul ediliyor.
Sürece dahil olan testlerden bazıları en yüksek gelgit akışı koşullarında türbinin belirtilen performans özelliklerini karşılamayı içeriyordu. Testlerde tesis en yüksek yıllık akış hızlarında sistemi güvenli bir şekilde kapatma yeteneğini gösterdi. Bununla beraber tesis, kıyı olayından kaynaklanan yardımcı güç kaybına geçici direnç ve uzun süreli kesinti durumunda güvenli kapatma ve kıyıdan gelen acil durdurma tetikleyicisine yanıt olarak türbinin hızlı kapanma kapasitesinin tam testini de başarıyla geçti.
Bu yıl beklenen en güçlü dalgalardan birinde türbin testlerini başarıyla geçen hem kara tesisi hem de açık deniz ekipmanı ulusal elektrik standartlarına göre kapsamlı bir inceleme ve doğrulama süreci izliyor.
İskoç yapımı AR500 gelgit türbini, Ocak 2021’de kurulduğundan beri tesiste elektrik üretiyor ve yüksek türbin kullanılabilirliğinde 90MWh’den fazla güç üretiyor. Bu pilot türbin, Japon sularında türünün ilk büyük ölçekli projesidir ve gelgit endüstrisinin Japonya’nın enerji arzını yenilenebilir kaynaklara doğru çeşitlendirme hırsına nasıl anlamlı bir katkıda bulunabileceğini gösterdi.
SIMEC Atlantis Energy CEO’su Graham Reid, projeyi bugün olduğu yere getirmek için son derece sıkı çalıştıklarını söyledi. Reid sözlerine şöyle devam etti: “METI’nin bu akreditasyonunu aldığımız için hepimiz çok mutluyuz çünkü bu, teknolojimizin kabiliyetini ve güvenilirliğini teyit ediyor ve bu heyecan verici projenin bir sonraki aşamasına ve Japonya’daki diğer gelecekteki projelere giden yolu açmada büyük bir adım.”