Aydın’a son 18 yılda enerji ve madencilik alanında 4,66 milyar Liralık yatırım yapıldığını belirten Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, bu yıl da 400 milyon Lira’ya yakın bir yatırımın yapılacağını söyledi.
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, Aydın Ticaret Odasında düzenlenen Enerji Koordinasyon Toplantısında konuştu. Enerji ve madencilik alanıyla ilgili geniş bir toplantı yapma fırsatı bulduklarını dile getiren Dönmez, kentteki elektrik ve doğal gaz dağıtım şirketlerinin geleceğe dönük planları hakkında ayrıntılı sunum yaptığını aktardı.
Aydın’ın son yıllarda hem bölgenin hem de Türkiye’nin hızla gelişen kentleri arasında yer aldığına işaret eden Bakan Dönmez, sözlerini şöyle sürdürdü: “Toprağı da bereketli, insanı da bereketli maşallah. Ne yapsak azdır. Geçmişle kıyasladığımızda, 2000’li yılların başına gittiğimizde enerji ve madencilik alanında sadece 9,2 milyon liralık yatırım yapılıyorken geçtiğimiz yıl bu rakam 460 milyon lira seviyesine çıkmış. Toplam 18 yıllık süreçte de bu alanda yaptığımız yatırımların tutarı da 4,66 milyar lira olmuş. Bu yıl da inşallah yaklaşık 385-400 milyon liralık bir yatırım yapılacak. Bunun 300 milyon liralık kısmı elektrik dağıtımıyla 50-60 milyon liralık kısmı da doğal gaz dağıtımıyla ilgili yapılacak.”
Kentin elektrik üretiminde de ciddi bir potansiyel barındırdığına dikkati çeken Dönmez, ilde 1496 MW’lık bir kurulu gücün olduğunu belirtti.
Rüzgar, jeotermal, termik, biyokütle ve hidroelektrik santrallerin Aydın’da yer aldığını aktaran Bakan Dönmez, Aydın’a doğal gazın 2011’de geldiğini söyledi. Dönmez sözlerini şöyle sürdürdü: “Bugün itibarıyla yaklaşık 100 bine ulaşan sayımız var. İlimizin nüfus açısından neredeyse 4’te 1’i doğal gaza kavuşmuş durumda. Diğer ilçelerimizden taleplerimiz geldi. Onlarla ilgili de arkadaşlarımıza çalışma talimatı verdik. Buradan ilçe belediye başkanlarımıza da seslenmek istiyorum. Doğal gazın ilçenize gelebilmesi için belediye meclislerinin karar alması gerekiyor. Maalesef bazı belediyeler o konuda biraz çekingen tutumlar içine girmişler. Bu alt yapı hizmetinin kendi hemşehrisine gelmesine bir belediye başkanının öncülük etmesi lazım. Köstek değil, destek olması lazım. Biz buradan belediye başkanlarımıza talepte bulunmuş olalım. Şirketimiz, bu yatırımları yapmaya hazır.”
Kentte, merkez nüfusu 20 binin üzerinde olduğu halde doğal gaz kullanmayan tek ilçe olan Didim’in doğal gaza kavuşması için çalışma yapıldığını aktaran Dönmez, “Gelecek üç yıl içinde 5-6 ilçemize daha doğal gaz getirmiş olacağız.” dedi.
MTA Genel Müdürlüğünün çalışmaları sonucu ilde kömür, mermer, kuvars gibi maden kaynaklarına da rastlandığına işaret eden Dönmez, bu kaynakların doğaya azami dikkat etmek ve saygılı olmak kaydıyla ekonomiye kazandırılması için çalışma yapıldığını aktardı.
Geçen yıl Türkiye tarihinin en büyük, dünya genelinde de derin deniz off-shore aramalarının en büyük keşfini açıkladıklarını kaydeden Dönmez şöyle konuştu: “Türkiye sadece denizde arama ve üretim faaliyetleri yapmıyor. Uzunca bir süredir karada da arama faaliyetlerine ağırlık vermiştik. Onların da meyvelerini hamdolsun almaya başladık. Son bir ayda yaptığımız yeni keşiflerle gerek Güneydoğu’da gerekse Trakya’da günlük 6 bin 800 varillik bir üretim artışı sağlamış olduk. Geçtiğimiz yıl ortalama üretimimiz 51 bin 600 varildi. Bu yıl bu keşiflerle 60 bin varilin üstüne çıkmış olacağız. Hedefimiz 2023’te 100 bin varile çıkmak. Bu son Karadeniz’deki keşif hariç, mevcut karadaki sahaları kastediyorum.”
Bakan Dönmez, geçmişte arama yapılan ancak bulunamadığı ifade edilerek betonlanmış sahalarda da son birkaç yıldır özel çalışma yürüttüklerini ve buralarda da netice almaya başladıklarını söyledi. Dönmez, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu şekilde kapatılmış bir kuyudan yaklaşık 4-5 bin varillik bir üretim sağladık. Aramaya devam edeceğiz. Bizim bir sözümüz var; arayanlar ancak bulur. Hem karada hem denizde yetki alanımızda olan hidrokarbon zenginliklerini, yer altı kaynaklarımızı arayıp bulup insanımızın hizmetine sunmak gibi amacımız misyonumuz var.
Türkiye maalesef özellikle enerji kaynakları açısından dışa bağımlı bir ülke. Uzunca bir süredir bu şekilde süren bir durum söz konusu. Bunu tersine çevirmeye çalışıyoruz. Milli enerji maden politikamızın ana temel unsurlarından birisi de bu, yerlileştirme. Yani yerli kaynakları ve yerli teknolojileri insanımızın hizmetine sunma arzusundayız. Güçlü Türkiye olmak için bağımsız enerji kaynaklarına erişmemiz gerekiyor. İnşallah onu da hep birlikte başaracağız.”