Doğal gaz ve LPG‘ye gelen zamlar gündemde. Enerji arz ve talebinde yaşanan dengesizlikler, enerji kaynaklarının fiyatlarına, dolayısıyla da son tüketicinin bütçesine yansıyor. 31 Ekim Dünya Tasarruf Günü’nde tasarruf için yalıtımın önemini vurgulayan İzocam, doğal gaz zamlarından minimum etkilenmenin yolunun binalarda doğru yalıtım uygulamalarından geçtiğine dikkat çekiyor.
1924 yılından bu yana her yıl 31 Ekim günü dünyada tasarrufun önemine dikkat çekmek, refah seviyesini arttırmak, tüketimi değil biriktirmeyi teşvik etmek ve kaynakların sürdürülebilirliğini güçlendirmek amacıyla Dünya Tasarruf Günü olarak kutlanıyor. Enerji kaynaklarının tasarruflu kullanılması amacıyla çeşitli etkinliklerin de düzenlendiği Dünya Tasarruf Günü’nde İzocam, binalarda yalıtımın önemine dikkat çekiyor.
Her geçen yıl enerji ihtiyacının artmasına karşın, doğal enerji kaynakları hızla tükeniyor. TMMOB 2020 Kömür ve Enerji Raporu’na göre dünyadaki petrol rezervlerinin 40 yıl, doğal gaz rezervinin 60 yıl, kömür rezervlerinin ise yaklaşık 240 yıl ömrü olduğu ön görülüyor. Enerji arz ve talebinde yaşanan bu dengesizlik enerji kaynaklarının fiyatlarına, dolayısıyla da son tüketicinin bütçesine yansıyor. Son olarak BOTAŞ’ın internet sitesinde yayımlanan doğal gaz satış tarifesinde, sanayi ve elektrik üretim amaçlı tarifeye yüzde 15 zam yapıldığı açıklandı. LPG’ye ise 71 kuruş zam yapıldı. Konut tarifelerinde de yakın vadede zam beklentisi hâkim durumda.
Türkiye’nin enerji ithalatı, dış ticaret açığının en önemli kısmını teşkil ediyor. İzocam’a göre enerji ihtiyacının yarısından fazlasını dışarıdan sağlayan Türkiye’de, cari açığı daha düşük seviyelere indirmek ve enerjide dışa bağımlılığı azaltmak ise elimizde. Enerjide tasarruflu olmak ve yapılan zamlardan minimum etkilenmenin yolu binalarımızda enerji verimliliğini sağlayacak doğru yalıtım uygulamalarını yaptırmaktan geçiyor.
Kurulduğu günden bu yana 200 milyon ton petrole eş değer enerji tasarrufunun gerçekleşmesine katkıda bulunan İzocam, etkin bir enerji tasarrufunun yalıtım ile mümkün olduğunu vurguluyor. Ürettiği tüm yalıtım ürünleriyle 650 milyon ton CO₂’in atmosfere salımını önleyen İzocam, yalıtım sayesinde ev ve ülke bütçesine önemli meblağlarda katkı sağlanacağının altını çiziyor.
Türkyie’de enerjinin yüzde 35’i konutlarda tüketiliyor. Türkiye’deki 10 milyonun üzerinde binanın iyimser bir tahminle sadece yüzde 20’si TS 825 Binalarda Isı Yalıtım Kuralları’na uygun yalıtılmış durumda… Geçmiş yıllarla kıyaslandığından toplumun yalıtım bilincinde önemli bir artış olsa da yalıtım uygulamaları konusunda çok daha fazla yol alınması gerekiyor. 1 Ocak 2011’den itibaren yürürlüğe giren ve enerji tasarrufuna yönelik son derece yararlı maddeler içeren Binalarda Enerji Performansı (BEP) Yönetmeliği, tasarruf için çağrıda bulunan bir nitelik taşıyor. Avrupa Parlamentosu’nda yayımlanan BEP direktiflerine göre 31 Aralık 2020 tarihinden itibaren bütün yeni binalar sıfıra yakın enerjili bina olarak tasarlanmaya başlandı. BEP yönetmeliği, yeni inşa edilecek binalarda yalıtımı zorunlu kılıyor ve yalıtımın öneminin anlaşılmasına yardımcı oluyor. Türkiye’de bugüne kadar sadece ısıtma enerjisini sınırlandırmaya yönelik çıkan yönetmeliklerin ardından, BEP ile birlikte ilk kez ısıtma enerjisinin yanı sıra soğutma ve aydınlatma enerjileri ile sıcak su kullanımının bir arada düşünüldüğü bütünleşik çözümlerle enerji verimliliği hedefleniyor.
Enerji tasarrufu ve verimliliğini en önemli gündem maddesi olarak benimseyen İzocam, yalıtım-enerji verimliliği-multi konfor evler ilişkisine de dikkat çekiyor. Sıfıra yakın enerjili ev kavramından türemiş ve biyo iklimsel tasarımı hedefleyen, sürdürülebilir, ekolojik, ekonomik ve sosyal etmenleri göz önünde bulunduran “Multi Konfor Binalar”, yüksek enerji tasarrufuyla birlikte azami ısıl konforu sunuyor. Kusursuz akustik ve görsel konfor, kaliteli iç ortam havası, yangın korunumu ve güvenliği sağlayan hem iç mekânlarda hem de dış mekânlarda son derece esnek tasarım çözümleri barındırabilen Multi Konfor Binalar, yalıtımsız bir binaya göre % 90’a varan enerji tasarrufu hedefleyerek hem ev hem de ülke ekonomisine katkıda bulunuyor. Minimum seviyede enerji harcayan bu binalar, ayrıca çevre dostu özelliği ile öne çıkıyor. Sistemindeki maliyeti artırmadan “daha kalın” yalıtım ile tasarrufun orantılı bir şekilde artırılması sağlanıyor. Uygulanan kalın yalıtım ısı kayıp ve kazançlarını engelleyerek yakıt tüketimini ve salımları azaltıyor.