Afrika’da yaşayan gergedanların izinsiz avlanmasının önüne Rhisotope Projesi ile geçilecek. / Fotoğraf: Rhisotope Project
Güney Afrika’daki Witwatersrand (WITs) Üniversitesi’nin başlattığı ve Rosatom’un ana destekçisi ve ortağı olduğu yenilikçi ve nükleer temelli Rhisotope Projesi ile Afrika’daki gergedanların izinsiz avlanmasının önüne geçilecek.
Güney Afrika’daki Witwatersrand Üniversitesi’nin 13 Mayıs’ta lanse ettiği “Rhisotope Projesi” ile kaçak gergedan avı büyük ölçüde azaltılacak. Proje, Rusya Devlet Atom Enerjisi Kurumu Rosatom, Avustralya Nükleer Bilimi ve Teknolojisi Kuruluşu (ANSTO), ABD Colorado Eyalet Üniversitesi ve Güney Afrika Nükleer Enerji Şirketi’nin (Necsa) yanı sıra dünya çapındaki bilim insanları ve Güney Afrikalı gergedan sahipleri ile veteriner hekim Dr. William Fowlds’un iş birliğiyle yürütülecek.
Rosatom’un ana destekçisi ve ortağı olduğu ve üniversitelerle nükleer enerji alanında faaliyet gösteren kuruluşlar arasındaki uluslararası teknolojik iş birliğinin eşsiz bir örneği olan projenin tanıtımı, projenin önemli iş birliği ortaklarından Bufaalo Kloof Özel Vahşi Hayvan Koruma Parkı’nda yapıldı.
Projenin tanıtım gününde aynı zamanda ilk aşama da başlatılarak, eser miktarda ve tamamen zararsız kararlı izotoplar iki gergedanın boynuzlarına dikkatlice yerleştirildi. Önümüzdeki üç ay boyunca bilim insanları bu gergedanları gözlemleyecek ve izotopların boynuz ve hayvanla nasıl bir etkileşime girdiğini anlamak için hayvandan alınan çeşitli örnekleri analiz edecek. Bu araştırmanın temel özelliği, bu nadide hayvanların boynuzlarına yerleştirilen radyoaktif izotopların hayvana zarar vermediğini teyit etmek olacak. Uygun radyoaktif izotop ve bunun miktarı, bilgisayarlı ve hayalet (phantom) modelleme yöntemlerinin kullanılmasıyla tespit edilecek.
Projenin ana kahramanları ve öncüleri ise seçilen iki gergedan oldu. Bu gergedanlardan İgor, ismini sivil nükleer teknolojinin gelişmesine önemli katkıları olan Sovyet nükleer fizikçi İgor Kurçatov’dan alırken; diğer gergedan Denver ise adını projeye büyük katkı sağlayan Colorado Eyalet Üniversitesi’nin bulunduğu Colorado eyaletinin başkentinden aldı.
Güney Afrika’nın Johannesburg şehrinde yer alan Witwatersrand Üniversitesi Radyasyon ve Sağlık Fiziği Birimi Direktörü Profesör James Larkin, Güney Afrika’nın, Afrika’da yaşayan beş büyük hayvanın birden görülebildiği birkaç ülkeden sadece biri olduğuna dikkati çekti. Larkin şöyle konuştu: “Bunu korumak için iki sebepten ötürü çok çalışmalıyız: Birincisi, insanların vahşi yaşam parkında çalışmaya devam edebilmeleri için. Diğeri de parkın çevresinde yaşayan ve çalışan herkes için. Şunu anlamanız gerekiyor: Bir gergedanı sadece bir kere vurabilirsiniz. Ama fotoğrafını ya da videosunu yüzlerce, hatta binlerce kez çekebilirsiniz. Bu da insanların bu güzel hayvanları görmek için bölgeye gelmeye devam etmeleri, böylece çok sayıda insana iş imkânı yaratılması ve ekonominin büyümesi demektir.”
Çok boyutlu bir proje olan Rhisotope Projesi’nin dayandığı temel ilkeler arasında, gergedan boynuzlarının değerinin ve dolayısıyla bu boynuzlara yönelik talebin azaltılması, toplumsal kalkınma ve yatırımın artırılması, eğitim, gergedan araştırmaları ve veri toplama bulunuyor. Proje, bu ilkeler doğrultusunda uluslararası pazarda gergedan boynuzuna olan talebi azaltmanın yanı sıra boynuzun uluslararası sınır geçişlerinde daha kolay tespit edilebilir hale getirilmesini de amaçlıyor. Uzmanlar bu projenin, dünyanın dört bir yanındaki limanlara yerleştirilen 10 binin üzerinde radyasyon tespit cihazı sayesinde boynuz sevkiyatını zorlaştıracağına ve kaçakçıların tespit edilip yakalanması olasılığını önemli ölçüde artıracağına inanıyor.
Kullanılan teknik, araştırmaların tamamlanmasının ve projenin işe yaradığının kanıtlanmasının ardından, Afrika kıtasının yanı sıra diğer ülkelerdeki kamu ve özel gergedan sahiplerinin de kullanımına sunulacak. Bu yöntemi kullanarak kaçak hayvan avının önüne geçmek isteyen koruma örgütlerine tekniğin fikri mülkiyet haklarının yanı sıra, eğitim ve destek imkânı da ücretsiz olarak temin edilecek.
Rosatom Orta ve Güney Afrika CEO’su Ryan Collyer, şirket olarak gergedanların neslinin tükenmesinin önüne geçebilecek bu “muhteşem” girişimde temel rol oynamaktan duydukları gururu dile getirdi. Collyer sözlerine şöyle devam etti: “Afrika gergedanını içinde bulunduğu zor durumdan kurtarmak adına başlatılan bu küresel girişimin gösterdiği üzere, bilimin sınırların ve siyasetin ötesine geçebildiğini görmekten dolayı mutluyuz. Bilimin, özellikle de nükleer bilimin, sadece gergedanları değil gezegenimizin tamamını korumada temel bir rol oynayacağına inanıyoruz.”
Güney Afrika, dünyadaki gergedanların yüzde 90’ına ev sahipliği yapıyor. 2010-2019 yılları arasında 9 bin 600’ün üzerinde gergedan kaçakçılar tarafından öldürüldü. Gergedan boynuzu ticareti uluslararası anlamda yasadışı ve yasak olmasına karşın, yasadışı boynuz satışını destekleyen ve aralarında Vietnam, Çin, Kamboçya, Hırvatistan ve Kuzey Kore’nin de bulunduğu birçok ülke var. Günümüzde gergedan boynuzu kaçakçılığı sadece başlı başına bir sektör haline gelmekle kalmayıp aynı zamanda büyük suç örgütlerinin gelir kaynaklarından biri haline de geldi.