Wood Mackenzie’ye (WoodMac) göre 2021 yılında maliyet enflasyonundan etkilenen Asya Pasifik bölgesindeki yenilenebilir enerji, fosil yakıtlara karşı rekabet gücü kazanıyor.
WoodMac analizine göre Asya Pasifik bölgesinde yenilenebilir enerji için seviyelendirilmiş elektrik maliyeti (LCoE) 2021 yılında yükselmesine rağmen fosil yakıt enerjisine karşı rekabet gücü kazanıyor.
Geçen yıl, yüksek talep ve tedarik zinciri sıkılığının sebep olduğu Asya’daki enerji krizinin ortasında yıl boyunca ortalama spot piyasa yakıt fiyatları, kömür ve gaz enerjisi maliyetlerini sırasıyla %19 ve %46 oranında artırdı. Bu da yenilenebilir enerjileri (elektrik santralleri ve kara rüzgarı) daha rekabetçi hale getirdi. Ancak WoodMac’e göre artan ekipman ve lojistik maliyetleri, güneş ve rüzgar enerjisinin de maliyet enflasyonundan etkilendiği anlamına geliyordu. Geçen yıl Asya Pasifik genelinde yeni güneş enerjisi projeleri için ortalama LCOE’nin %9 artışla MWh başına 86 Amerikan Dolarına yükseldiğini belirten Wood Mackenzie Kıdemli Analisti Rishab Shrestha, karadaki rüzgar projeleri içinse LCOE’nin %2 artışla MWh başına 103 Amerikan Dolarına yükseldiğini söyledi. Ayrıca yenilenebilir kaynakların tedarik zincirindeki darboğazların 2022 ve sonrasında hafiflemesinin beklendiğini belirten Shrestha, ilgili LCOE’nin düşüş eğilimine geri döneceğini de sözlerine ekledi.
Halihazırda Asya Pasifik’teki yenilenebilir enerji maliyetleri, proje ömrü boyunca fosil yakıt enerji maliyetlerine kıyasla ortalama olarak yaklaşık %16 daha pahalı. Bununla beraber Hindistan, Çin ve Avustralya’da yenilenebilir enerji en düşük maliyetli fosil yakıt olan kömürden %12 ila %29 arasında daha ucuz.
Diğer yandan WoodMac, 2030 yılına kadar yenilenebilir enerjinin (çoğunlukla PV) bölge genelinde kömürden %28 daha ucuz olacağını öngörüyor. Bununla beraber diğer düşük karbonlu enerji teknolojilerine bakıldığında ise Wood Mackenzie’nin analizi; nükleer, hidroelektrik ve jeotermalin 2021’de 84 ABD Doları/MWh ile 93 ABD Doları/MWh arasında değişen en ucuz düşük karbonlu sevk edilebilir güç seçenekleri arasında olduğunu ortaya koyuyor. Öte yandan pil depolama ile entegre yenilenebilir enerji bugün gaz gücüne göre %50 daha fazla prim yapıyor ancak 2030 civarında rekabetçi olacak ve gaz enerjisi için artan bir tehdit haline gelecek.