Karşıyaka Belediyesi; Buğday Ekolojik Yaşamı Destekleme Derneği ve Zehirsiz Sofralar Platformu iş birliği ile yürütülen ‘Zehirsiz Kentlere Doğru’ projesi kapsamında, İzmir’de ilk Türkiye’de ise ikinci ilçe belediyesi olarak Zehirsiz Kentler İyi Niyet Belgesi’ni imzaladı.
Zehirsiz Kentler Kampanyası’na katılarak zehirsiz kentlerin öncü belediyeleri arasına adını yazdıran Karşıyaka Belediyesi, Samsun Büyükşehir Belediyesi ve Kadıköy Belediyesi’nden sonra İyi Niyet Belgesi’ni imzalayan Türkiye’nin üçüncü, İzmir’in ise ilk belediyesi oldu.
Bu bağlamda kentlerde yerel yönetimler tarafından kullanılan pestisitlerin/biyosidal ürünlerin zararları konusunda farkındalık yaratmayı ve alternatif uygulamaların kullanımını teşvik etmeyi amaçlayan Zehirsiz Kentlere Doğru projesi, Karşıyaka’da sağlıklı ve kaliteli kent hayatını oluşturmak adına katkı sağlayacak.
Zehirsiz bir kent olma yolunda gerçekleştirdikleri çalışmaları aktaran Karşıyaka Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay şunları söyledi: “Zararlı mücadelesi için üniversite iş birliğiyle oluşturduğumuz birimlerimiz çevre ve insan dostu bir ilaçlama çalışması yapıyor. İnsanla ve tarımsal ürünlerle temas eden alanları kesinlikle ilaçlamıyoruz. Vatandaşlarımız da artık oldukça bilinçlendiler ve sağlığa zararlı ilaçların püskürtülmesini talep etmiyorlar. Zaten zararlılar ile bu şekilde mücadele edilmesi mümkün değil. Sivrisinekler için sulak alanlara ve karasinekler için ise çöp alanlarına gitmeniz, üreme noktalarında müdahale etmeniz gerekiyor. Dijital ortamda hazırladığımız üreme noktaları haritası ile düzenli olarak kontrol sağlıyoruz. Mümkünse bu üreme alanlarını kurutmaya çalışıyoruz ki ilaçlamaya ihtiyaç duymayalım. Kurutulması mümkün olmayan bazı noktalarda ise sadece yumurta ve larvalar için ilaçlama yapıyoruz.”
Ayrıca Tugay, İyi Niyet Belgesi ile aşağıdaki hedefleri gerçekleştirmek üzere gerekli politikaları ve önlemleri uygulayacağına dair söz verdi:
1. Belediye kontrolü altındaki halka açık alanlarda herbisit (ot zehiri) kullanımının 2025 yılına kadar sonlandırılması için gerekli düzenlemelerin yapılması; diğer pestisitlerin ve biyosidal ürünlerin kullanımının ise 2030 yılına kadar %50 azaltılması.
2. Tüm pestisit ve biyosidal ürünlerin kullanımının 2040 yılına kadar tamamen sonlandırılması.
3. Pestisit ve biyosidal ürün yasağının, halka açık özel alanlarda ve yaşam alanlarının yanındaki tarım alanlarında uygulanması için katılımcı stratejik eylem planının belirlenmesi ve ilgili tarafların bilgilendirilerek katılımcı olmalarına yönelik çağrı yapılması; bu konuda kent konseylerinde bir çalışma grubu oluşturulması.